Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi*


sayfa1/4
d.ogren-sen.com > Doğru > Evraklar
  1   2   3   4
BİR KAMUOYU EĞİLİM ARAŞTIRMASI ÇERÇEVESİNDE TÜRKİYE’DEKİ SİYASİ PARTİLERİN DENETİM VE SAYDAMLIK AÇISINDAN MUHASEBE SİSTEMİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ*
Yrd.Doç.Dr. Türker SUSMUŞ

Ege Üniversitesi İ.İ.B.F. İşletme Bölümü

Muhasebe-Finansman Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
GİRİŞ

Anayasamızın 68. maddesine göre “siyasi partiler, demokratik siyasi hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır”. Siyasi partiler, demokratik düşünce anlayışının bir sonucu olarak, bir yandan vatandaşların siyasi düşünce ve tercihleri doğrultusunda devlet yönetimine katılmalarını, diğer yandan ise yürütmede görev alacak kişilerin seçilmelerini mümkün kılan demokratik sivil toplum örgütleridir.

Çağdaş demokrasilerde siyasal sistemin sürdürebilirliği, yönetilenlerin siyasal kurumlara duydukları güvenle yakından ilişkilidir. Günümüzde gerek Batı ülkeleri, gerekse ülkemizde kurumlara duyulan güven düzeyi gittikçe düşmektedir. Bunun nedeni, yönetim olgusunun bulunduğu tüm kurumlarda yaşanan temsil krizidir. Siyasal partiler örneğinde bakıldığında, yapılan tüm kamuoyu araştırmalarında ortaya çıkan ortak bir bulguyla karşılaşıyoruz; Yönetilenler yani seçmenler oy verdikleri partilerin kendilerini yeterince temsil etmediğini düşünüyorlar. Bu temsil krizi partilerdeki örgütsel yapı ve yönetim anlayışının katılımcı, demokratik, etkin, saydam ve hesap verilebilir olmamasından kaynaklanmaktadır. Saydamlığın özellikle mali boyutu (mali saydamlık) partilerin muhasebe sistemleriyle yakından ilişkilidir. Mali saydamlığın egemen olduğu bir örgüt yapısı ve yönetimi, seçmenlerin partiye duydukları güven düzeyini arttıracak, sonuçta yaşadıkları güven bunalımı bir ölçüde azalacaktır.

Siyasi partiler amaçlarına uygun bir şekilde örgütlenerek aynı görüşü paylaşan kişilere ulaşabilmek, ulusal düzeyde seçim kampanyalarını düzenleyebilmek, amaçlarına uygun harcamalarını finanse edebilmek için gelir kaynaklarına (bağış, aidat vb.) ihtiyaç duyarlar. Günümüzde kayıt dışı ekonominin önemli boyutlara ulaştığı düşünüldüğünde, mali imkanları fazla bazı kişi ve kuruluşların partilere yapmış oldukları bağışlar ve sundukları bir takım imkanlar sonucunda kişisel çıkar sağlama yoluna gittikleri iddia edilmektedir. Ülkemizde partilere hangi kişi ya da kuruluşların ne miktarda bağışta bulundukları sağlıklı biçimde bilinememektedir. Partilerin gelir ve gider kayıtları Anayasa Mahkemesince dosya üzerinde incelenmekte, bu sonuçlar kamuya duyurulmamaktadır. Bu nedenle, siyasi partilerin gelir kaynaklarının muhasebe sistemine gerçeği yansıtacak biçimde kayıt edilmesi, partilerin seçim ve diğer dönemlerdeki harcama kalemlerinin belirlenerek muhasebe sistemine aktarılması, denetlenmesi, denetim sonuçlarının ve parti hesaplarının belirli dönemlerde kamuya duyurulması gerekmektedir. Konuya ilişkin kamuoyu eğilimlerinin belirlenebilmesi amacıyla, siyasi partilerin finansmanı, gelir ve giderlerinin denetlenme esasları, siyasi partilere yapılan bağışlarla ilgili olarak anket uygulaması yapılmıştır. Sonuçlar başta Almanya ve Yunanistan olmak üzere, diğer Avrupa ülkeleriyle karşılaştırmalı olarak ele alınmakta ve tespit edilen bulgulardan hareketle öneriler sunulmaktadır.

1. TÜRKİYE’ DE UYGULANAN MUHASEBE KAYIT SİSTEMİ

1.1. Partilerin Tuttukları Defterler

Ülkemizde siyasi partiler üye kayıt defteri, karar defteri, gelen ve giden evrak kayıt defteri, gelir ve gider defteri ile demirbaş eşya defteri tutmaktadırlar.1 Bu defterler içerisinde yer alan üye kayıt defteri, mahalle ve köy esasına göre tutulur. Karar defteri, ilgili organın kararlarını tarih ve numara sırasıyla içerir. Kararlar da oylamaya katılanlar tarafından imzalanır. Kongrece alınan kararları da içermesi gereken kongre tutanak özetleri başkanlık divanı üyelerince imzalanır. Gelen ve giden evrak defteri ise, tarih ve numara sırasıyla gelen ve giden evrak kayıt defterine kaydedilir, gelen evrakın asılları ile gönderilen evrakın örnekleri bu tarih ve numaralar altında dosyalarda saklanır. Parti adına elde edilen gelirlerin alındığı ve yapılan giderlerin ne gibi işlere ve yerlere harcandığı ilgili defterlere sıra ile ve belgeleri de belirtilerek geçirilir. Bütün defterlerin sayfaları ve kaç sayfadan ibaret oldukları teşkilatın bulunduğu ilgili seçim kurulu başkanı tarafından mühürlenir ve tasdik edilir. Partiye giriş işlemleri gösteren üyelik beyannamelerinin birer örneği ilçe ve il kademesinde, alfabetik sıra esasına göre tasnif edilmiş olarak ayrı bir dosyada saklanır. Parti organ ve kurullarınca tutulmasında fayda görülen diğer defterler, parti tüzük ve İç yönetmeliklerinde gösterilir. Parti genel merkezinde üye kayıt defterinin özetinin nasıl tutulacağı, bütçe ve kesin hesabın nasıl hazırlanıp düzenleneceği parti iç yönetmeliğiyle belirtilir.

1.2. Partilerin Gelir Kaynakları ve Belgeler

Siyasi partiler amaçlarına aykırı olmamak kaydıyla aşağıda belirtilen gelirleri elde edebilirler: 2

  1. Parti üyelerinden alınacak giriş aidatı ile üyelik aidatı,

  2. Partili milletvekillerinden alınacak milletvekili aidatı,

  3. Milletvekili, belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği ve il genel meclis üyeliği aday adaylarından alınacak özel aidat,

  4. Parti bayrağı, flaması, rozeti ve benzeri rumuzların satışından sağlanacak gelirler,

  5. Parti yayınlarının satış bedelleri,

  6. Üye kimlik kartlarının ve parti defter, makbuz ve kağıtlarının sağlanması karşılığında alınacak paralar,

  7. Partilerce tertiplenen balo, eğlence ve konser faaliyetlerinden sağlanacak gelirler,

  8. Parti mal varlığından elde edilecek gelirler,

  9. Bağışlar,

  10. Devletçe yapılan yardımlar.

Bir siyasi partinin bütün gelirleri, o siyasi partinin tüzelkişiliği adına elde edilir. Siyasi partilerin genel merkezlerinin ve teşkilat kademelerinin gelirleri, parti merkez karar ve yönetim kurulunca bastırılan makbuzlar karşılığında alınır. Bastırılan ve parti teşkilat kademelerine gönderilen gelir makbuzlarının seri ve sıra numaralarına ait kayıtlar parti genel merkezinde tutulur. Parti teşkilat kademeleri aldıkları ve kullandıkları makbuzlar dolayısıyla parti merkez karar ve yönetim kuruluna karşı mali sorumluluk taşırlar. Sağlanan gelirin türü ve miktarıyla, gelirlerin sağlandığı kimsenin adı, soyadı ve adresi, makbuzu düzenleyenin sıfatı, adı, soyadı ve imzası, makbuzda ve dip koçanlarında yer alır. Makbuzların asıl kısımlarıyla dip koçanlarında aynı sıra numarası bulunur. Makbuz dip koçanlarının saklanma süresi, Anayasa Mahkemesinin ilk inceleme kararlarının ilgili partiye bildirme tarihinden itibaren beş yıldır.3

Ülkemizdeki uygulamayla karşılaştırmak amacıyla Yunanistan örneğine bakıldığında, bu ülkede 300.000 drahminin üzerinde tahsil edilen paralar için siyasi partiler tarafından tahsilat makbuzu verilmesi zorunludur. Devlet tarafından siyasi partilere verilen paralar için makbuz verilmez. 300.000 drahminin altındaki meblağlar için bağış makbuzu verilir. Makbuz koçanları ve bağış fişleri numaralandırılmış olup denetleme kurul başkanı tarafından onaylanır. Denetleme kuruluşunun görüşü üzerine meclis başkanının kararından sonra kullanılmayan fişlerin iadesi ve iptal şekilleri belirlenir.4

1.3. Partilerin Giderleri ve Belgeler

Bir siyasi partinin bütün giderleri, o siyasi parti tüzelkişiliği adına yapılır. 2002 yılı itibariyle 18.175.342 TL’ ye kadar olan harcamaların* makbuz veya fatura gibi bir belge ile doğrulanması zorunlu  değildir. Ancak, bütün harcamaların yetkili organ veya merciin kararına dayanması şarttır. Şu kadar ki, yetkili organca onaylanan bütçede öngörülmüş bulunmak kaydıyla 18.175.342 TL yi aşmayan harcamalar ile genel tarifeye bağlı giderler için ayrıca karar alınmasına gerek yoktur.

Giderlere ait belgeleri saklama süresi, özel kanunlarda gösterilen daha uzun süreye ilişkin hükümler saklı kalmak üzere, kesin hesabın Anayasa Mahkemesinin ilk inceleme kararının ilgili partiye bildirilme tarihinden itibaren beş yıldır. Almanya örneği incelendiğinde, Almanya siyasi partiler kanunu 28. maddesine göre de kayıtlar muhasebe ilkelerine uygun olarak 5 yıl süreyle saklanacaktır. Parti teşkilatı bağlı bulunduğu üst kademeye, gelir ve giderleri hakkında parti tüzüğünde gösterilen sürede hesap vermekle yükümlüdür. Bu süre altı aydan fazla olamaz. 5

1.4. Parti İçi Mali İşlemler ve Denetim

Siyasi partilerin hesapları bilanço esasına göre düzenlenir. Parti merkezi ve bağlı ilçeleri de kapsamak üzere iller teşkilatı her bütçe yılını izleyen Nisan ayı sonuna kadar, bir evvelki yıla ait uygulama sonuçlarını gösteren kesin hesaplarını hazırlarlar. İller teşkilatından gönderilenler ve parti merkezine ait olan kesin hesaplar, merkez karar ve yönetim kurulunca incelenerek karara bağlanır ve birleştirilir. Siyasi partilerin bütçeleri, bilançoları, gelir ve gider cetvelleri ile kesin hesaplarının nasıl düzenleneceği partilerin iç yönetmeliklerinde gösterilir.6

Siyasi partilerin genel başkanları, karar bağlanarak birleştirilmiş bulunan Kesin hesap ile parti merkez ve bağlı ilçeleri de kapsayan iller teşkilatının kesin hesaplarının onaylı birer örneğini Haziran ayı sonuna kadar Anayasa Mahkemesine ve bilgi için Cumhuriyet Başsavcılığına vermek zorundadırlar.7 Anayasa Mahkemesi denetimini evrak üzerinde yapar. Bu denetimi, Sayıştay denetçileri veya Maliye Bakanlığının uzman elemanlarından yararlanarak hazırlatacağı raporlar üzerinden yapabileceği gibi, siyasi partilerin genel merkezlerinde ve mahalli teşkilatlarında doğrudan doğruya veya kendi üyeleri arasından görevlendireceği bir naip üye veya mahallin en kıdemli adli veya idari yargı hakimi niyabetinde yaptıracağı inceleme ve araştırmalar üzerinden de yapabilir. Bu maksatla, yeminli bilirkişi görevlendirilebilir.8

1.5. Siyasi Partilerin Gelir ve Gider Kayıtlarının Kamuya Duyurulması

Partilerin gelir ve gider kayıtlarının kamuya duyurulması ile ilgili olarak ülkemizde mevcut olan durumu şu şekilde özetlemek mümkündür:

  • Ülkemizde mevcut kanunlar çerçevesinde siyasi partilerin elde etmiş olduğu gelirler ile katlandıkları giderler, partilerin seçim dönemlerinde yaptıkları harcamalar, mali nitelikli işlemleri ilgilendiren parti kayıtları kamuya duyurulmamaktadır.

  • Anayasa mahkemesince yapılan denetim sonuçları da aynı şekilde genel toplamlar dışında kamuya duyurulmamakta, bir bakıma seçmenler, kişiler, vatandaşlar, partilerin gelir ve giderleri hakkında hiçbir şekilde bilgi alamamaktadırlar.

  • Siyasi partilerin seçim dönemlerindeki harcamalarına ilişkin herhangi bir sınırlama veya tavan bulunmamaktadır.

  • Seçimlere katılacak olan adayların yapacağı harcamalara ilişkin olarak da herhangi bir sınırlama veya tavan bulunmadığı için denetlenememektedir.

  • Seçilenlerin mal varlıkları görevde kaldığı süreler içerisinde düzenli olarak kamuya duyurulmamaktadır.

  • Siyasi parti kayıtlarının tutulmasında muhasebe meslek mensuplarından yararlanma zorunluluğu bulunmamaktadır.

  • Siyasi partilerin olağan ve seçim dönemlerindeki faaliyetlerini izleyebilecek “Etik Kurulu” bulunmamaktadır.

  • Siyasi partilere yapılan devlet yardımları da aynı şekilde kamuya duyurulmamaktadır.

  • Seçim kampanyasında kabul olunabilecek gider kalemleri belirlenmemiştir.

  • Siyasi partilere yapılan bağışların kamuya duyurulmamasına karşın bir sınırlama getirilmiştir. 2002 yılı itibariyle siyasi partiye bir kişi tarafından yapılacak olan en fazla yıllık bağış tutarı 7.270.136.640 TL* dir.

2. UYGULAMA: SİYASAL PARTİLERDE MALİ DENETİM VE SAYDAMLIK: BİR KAMUOYU EĞİLİM ARAŞTIRMASI ÇERÇEVESİNDE DEĞERLENDİRME

Ülkemizde siyasi partilerin gelir ve gider kayıtları, denetim sonuçları Avrupa ülkelerinde olduğu gibi basın yayın kuruluşları veya resmi gazete aracılığıyla kamuya duyurulmamaktadır. Siyasi partilerin (tüzel kişilik olarak) rutin faaliyet dönemlerindeki gelir ve giderleri, seçim zamanlarında yaptıkları seçim harcamaları, seçime girecek adayların seçim dönemlerindeki harcamalar kamuoyunu ilgilendirdiği için konu zaman zaman kamuoyunun gündemine gelmektedir. Saydamlığın sağlanabilmesi için kamuoyunun bilgilenme ihtiyacının ortaya çıkması nedeniyle, çeşitli mesleklerden kişilerin konuya ilişkin eğilimlerini tesbit edebilmek amacıyla bir anket uygulaması yapılmıştır. Amaç; ankete katılanların bu konu örneğinde kamunun aydınlatılması konusundaki görüşlerini ortaya koymaktır.

2.1. ARAŞTIRMANIN YÖNTEMİ

Araştırma yapılmasında anket tekniği kullanılmıştır. Anket formu oluşturulduktan sonra siyasi partilere oy veren 18 yaş ve üstü kesimler tespit edilerek örnekleme 35 sorudan oluşan anket formu iletilmiştir. Anketin gerçekleştirilebilmesi amacıyla bir internet sayfasında (http://bornova.ege.edu.tr/turkers/anket2002.htm) soru formu hazırlanmış, ayrıca hedef kitleye elden dağıtılmıştır. Örneklem; eşit olasılık altında, %95 güven düzeyi ve %5 hata düzeyinde ( n=((1-))/(e/z)2 denklemiyle) en az 384 olarak belirlenmiş ve 611 anket formu toplanmıştır. Anket formu 5’li Likert ölçekle ölçülmüş, form siyasi parti kayıtlarının denetlenmesi ve kamuyu aydınlatma ilgili 16 eğilim ifadesi ve seçim dönemleri ve seçim harcamalarının denetlenmesi ile ilgili 10 eğilim ifadesinden oluşan soruların yanı sıra, demografik değişkenleri ölçmeyi amaçlayan nominal ve oransal ölçekleri de içermektedir.

Ankette sorulan sorulara verilen yanıtlar, araştırma bulguları kısmında genel frekans dağılımı ile ifade edilmiş, diğer yandan anketteki bazı soruların karşılıklı biçimde kesimler ile ilişkilendirilmesi sağlanarak her bir kesimin beklentiler yönünden profili ortaya çıkarılmaya çalışılmıştır. Ayrıca çalışmada Anova testi ile faktör analizi uygulanarak istatistiki yönden anlamlılıkları test edilmiştir.

2.2. ARAŞTIRMA BULGULARI

Ankete katılan kişilerin %25,3 üniversitede öğretim elemanı, %24,8’ i Avukat-Doktor-Muhasebeci, %22,4’ ü özel sektör çalışanı, %11,5’ u özel sektörde yönetici, %7,2 si ise kamu görevlisi, geriye kalan %8,7 si ise Tüccar/Esnaf, Öğretmen ve Emekliden oluşmaktadır. Katılımcıların %64,7 si evli, %35,3’ ü ise bekardır. % 72,4’ ü 26-46 yaşları arasındadır. %85,4 ise 26 yaş ve üzeridir. Eğitim durumları açısından incelendiğinde %97’ sinin lise ve yukarısı eğitim aldığı, %84,2 sinin ise üniversite ve lisan üstü mezunu olduğu saptanmıştır. Yaş ve eğitim açısından bakıldığında, ankete katılanların siyasi partilerle ilgili olarak sorulan sorularda yeterli seviyede yaş ve eğitim düzeyine sahip olduğu, dolayısıyla ankete verilen cevapların sağlıklı ve tatmin edici olduğu görüşü ağırlık kazanmaktadır.

Siyasal partiler, toplumu oluşturan bireylerin, siyaset yapma isteğinin ve bu nedenle örgütlenme ihtiyacının sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Bu nedenle, partilerde bir “irade birliği” bulunduğu kuşkusuzdur. Bu irade birliği, aynı görüş ve düşünce etrafında birleşen kişilerin siyasal faaliyetlerini birleştirmek ve bu yönde ülke yönetiminde söz sahibi olmak, iktidara istekli olmak ve iktidar yolunda yarışmaya gitmek gereğini ortaya koymaktadır.9

Demokratik siyasal sistemlerin en önemli özelliği; siyasal iktidarın özgür, adil, düzenli ve rekabetçi seçimlerle belirlenmesi ve halka hesap vermesidir. Demokrasinin varlığını sürdürebilmesi ömrüyle değil, sağladığı ekonomik gelişmeyle doğrudan ilişkili olduğu ileri sürülmektedir. Siyasi partiler ve politikacılar arasında siyasi rekabetin demokratikleşme sürecindeki işlevi de yadsınamaz. Bu nedenle, siyasi partiler demokrasinin sinir merkezi olarak kabul edilmektedir.10
Tablo 1: Denetim Sonuçlarının Kamuya Duyurulması

Siyasi partilerin gelir ve giderlerinin etkin bir şekilde denetlenerek denetim sonuçlarının kamuoyuna sunulması yoluyla siyasi yolsuzluklar önlenebilir

 Seçenekler

n

%

Katılıyorum

476

78,8

Kararsızım

73

12,1

Katılmıyorum

55

9,2

Toplam

604

100


Siyasi partilere düzenli gelir sağlanarak gelir ve giderlerinin denetlenmesi ve kamuoyunun bilgisine sunulması yoluyla siyasi yolsuzlukların önleneceği ve mali kaynakları yüksek kişi ve kuruluşların siyasi etki yaratma olanaklarının engelleneceği görüşü savunulmaktadır.11 Araştırmamıza katılan kişilere bu yargı yöneltildiğinde %79,5’ luk kesimin bu düşünceye katıldığı, %12,7 lik kesimin kararsız olduğu, %7,9 luk kesimin ise bu düşünceye katılmadığı görülmüştür. Bu görüşün paraleli olarak yöneltilen “Siyasi partilerin gelir ve giderlerinin etkin bir şekilde denetlenerek denetim sonuçlarının kamuoyuna sunulması yoluyla siyasi yolsuzluklar önlenebilir” yargısına anketi cevaplayan kişilerin %78,8 inin katıldığı belirlenmiştir (Tablo 1). Ayrıca %96,2 lik kesim seçilenlerin mal varlıklarının seçim sonrasında ve üyeliklerinin sürdüğü her yılın sonunda kamuya duyurulmasını istemektedir. Bu sonuçlardan hareket edildiğinde, denetim ve kamuya duyurunun siyasi yolsuzlukların ve siyaset üzerinde etkide bulunabilecek çıkar çevrelerinin baskılarının önlenebileceği görüşüne varılmıştır.

Ülkemizde saydamlığın sağlanmasına yönelik olarak, siyasi partilerin gelir ve giderlerinin kayıtları kamuya duyurulmamaktadır. Tablo 2’ den görüleceği üzere, ankete katılan kişilerin %93,2 si siyasi parti kayıtlarının kamuya duyurulması görüşüne katıldığı, %3,5 luk kesimin bu konuda kararsız olduğu, %3,2 lik kesimin ise bu düşünceye katılmadığı saptanmıştır. Bu bulgu, kamuoyunun, saydamlığın sağlanabilmesi için siyasi parti kayıtları konusunda bilgilenmeye ihtiyacı olduğu sonucunu ortaya çıkarmaktadır.

Tablo 2: Saydamlığın sağlanması açısından siyasi partilerin kayıtları Kamuya Duyurulmalıdır.

Saydamlığın sağlanması açısından siyasi partilerin kayıtları en fazla satılan iki ulusal gazetede, resmi gazetede ve İnternet'te yayınlanarak kamuya duyurulmalıdır.

 Seçenekler

n

%

Katılıyorum

562

93,2

Kararsızım

21

3,5

Katılmıyorum

20

3,2

Toplam

603

100

Kamuoyuna duyuru konusunda Avrupa ülkelerindeki bazı örneklere baktığımızda, Fransa’ da devlet yardımı alan siyasi partilerin hesapları resmi gazetede yayınlanırken, İtalya’ daki siyasi partiler, her yılın ocak ayı sonuna kadar tüm ülkeye dağıtım yapan bir ulusal gazetede partilerin bilançolarını yayınlamak zorundadır.12 Aynı şekilde Almanya’ da, Partinin Merkez Karar ve Yürütme Komitesi, siyasi partiler kanunun 23/1 e göre partinin mali varlıklarının yanısıra, bir takvim yılı (muhasebe yılı) içinde parti tarafından alınan fonların kaynağını kamuya duyurmak zorundadır.13 Yunanistan’ da devletten olağan parasal yardım alan siyasi partiler bilançolarını tutup, gelir ve giderlerini her yıl yayınlarlar. Ayrıca hükmi ve gerçek kişilerin isimlerinin yazıldığı yıl boyunca 300.000 drahminin üzerinde yaptıkları yardımla ilgili işlemlerin yazıldığı bir rapor tutulur. Bilanço ve rapor her yılın ilk iki ayı içinde Atina’ da yayınlanan günlük yayın yapan 2 gazetede yayınlanır.

Siyasi partilerin saydamlığını sağlamaya yönelik olarak etik kurulun oluşturulmasının faydalı olacağı konusundaki düşünceye ise katılımcıların %74’ ünün katıldığı, %7,9’ unun katılmadığı, %18,2’ sinin ise kararsız olduğu saptanmıştır. Bu durumda, ülkemizde bulunmayan “Etik Kurulu” nun kurulması ve işler hale getirilmesi kamuoyu tarafından desteklenmektedir sonucuna ulaşılıyor. İstanbul Milletvekili Bülent Akarcalı 20.06.1997 yılında TBMM’ ne “Siyasi Ahlak Komisyonu Yasa Teklifi” nde bulunmuş (esas no: 2/75) , aynı yıl Anayasa Komisyonunda diğer milletvekillerinden gelen öneriler de dikkate alınarak kabul edilmiş fakat yasalaşamamıştır. 1999 da yinelenen bu yasa önerisi bu kez anayasa komisyonunda reddedilmiş, buna rağmen yine gündemde yerini korumaya devam etmiştir. Bu yasa önerisi teklifinin gerekçesi “....temiz toplum, temiz siyaset, dürüst yönetim gibi değerlerin hayata geçirilmesi, her şeyden önce devlete ait işlemlerin mümkün olduğunca halka açık olmasını, gizliliğin yerini saydamlığın alması gerektiği...” dir.

Çağdaş demokrasilerde konuya ilişkin tipik uygulamalara rastlıyoruz. ABD’ nde 1978 yılında çıkarılan Ahlak Yasası, Kongre üyelerinin mal varlıklarının ayrıntılı olarak açıklamasını öngörmektedir.Yüksek hakimler, başkan, başkan yardımcısı, bakanlar ve yüksek dereceli memurlar da mal varlıklarını açıklamak zorundadır.14 Fransa’ da milletvekilleri göreve başladıkları zaman mal varlıkları hakkında doğruluğu ve samimiliği şerefleri üzerine temin edilmiş bir bildirimde bulunmak zorundadır. Hükümet üyeleri de göreve başlamalarını ve görevden ayrılmalarını izleyen 15 gün içinde mal varlığı bildiriminde bulunurlar. İtalya’ da milletvekilleri mal beyanında bulunurlar ve son gelir vergisi beyannamelerinin bir örneğini meclis ya da senato başkanlığına sunarlar. Bunu yapmayanlar hakkında parlamentoya ve kamuoyuna bilgi verilir. İspanya ve Almanya’ da bildirim zorunluluğu yoktur. Buna karşın Alman milletvekilleri, görevlerinden ayrı olarak yaptıkları işler konusunda Parlamentoya bilgi vermek zorundadır.15 Anketimize katılan kişilerin %96,2 lik gibi yüksek bir oranla seçilenlerin mal varlıklarının seçim sonrasında ve üyeliklerinin sürdüğü her yılın sonunda kamuya duyurulmasını istemektedir. Buradan, kamuoyunun seçilenlerin mal varlıklarının açıklanması ile ilgili olarak görüş birliği içerisinde olduğu şeklinde bir sonuç ortaya çıkmaktadır.

Partiler, rutin faaliyetleri ile seçim dönemlerindeki seçim kampanyası giderlerini karşılayabilmek için gelir kaynaklarına ihtiyaç duyarlar. Bu yönde partiler için en önemli gelir kaynağı partiye yapılan bağışlardır. Ülkemizde partilere yapılan bağışlar parti merkez ve taşra teşkilatlarına nakitle yapılmaktadır. Oysa, siyasi partiler kanunu madde 66/2 ye göre bir kişinin yapacağı bağış miktarına sınırlama getirilmiştir. ABD federal yasaları, adaylara ya da siyasi partilere yapılacak bağışlar üzerinde de bazı sınırlamalar getirmiştir. Federal düzeyde seçimler sırasında bir kişi adaya 1.000 $ bağışta bulunabilirken, bir siyasi eylem komitesi 5.000 $ bağışta bulunabilmektedir.16 İspanya’ da da gerçek veya tüzel kişinin partiye yapacağı bağış miktarı yılda 10 milyon pesetadan fazla olamaz.17 Bağış sınırlamasında hedeflenen ortak amaç ise, mali imkanları yüksek kişilerin kendi kişisel çıkarları doğrultusunda partiler üzerinde siyasi etki yaratma olanaklarını ortadan kaldırmaktır. Ülkemizdeki mevcut sistemde, bağışlar konusunda üst sınır bulunmakla birlikte partilere yapılan bağışları denetlemek mümkün değildir. Çünkü, büyük miktarlarda bağışta bulunmak isteyen mali imkanları yüksek kişi ve kurumlar, çıkar çevreleri, farklı, hatta bir takım hayali adlarla partilere farklı amaçlar doğrultusunda bağışlarda bulunabilir. Bu nedenle, bağışların kontrol altına alınabilmesinin ilk şartı, kanımızca bağışların partilerin bankalardaki hesaplarına yapılmasıdır. Ankete katılanların %94,4 ünün görüşü de denetimin sağlanabilmesi amacıyla bu bağışların partilerin bankadaki hesaplarına yapılması yönündedir. (Tablo 3)
  1   2   3   4

sosyal ağlarda paylaşma



Benzer:

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* icon1945 yılına kadar tek parti ile yönetilmiştir. Bu dönemde açılan...

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconAtatürk devrimleri arasında siyasi bir devrim niteliğindedir. Çok...

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconTÜrk ceza kanunu’nda tanimlanan yaralama suçlarinin adli tip açisindan değerlendiRİlmesi

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconVergi mahremiyeti İlkesiNİn biLGİ edinme hakki çERÇevesinde değerlendiRİlmesi

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconVergi suç ve cezalarin türk ceza kanunu çERÇevesinde değerlendiRİlmesi

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconOrtaklar ve iLİŞKİLİ Fİrmalar tarafindan sağlanan borçlanmalarin...

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconForbes Dergisi tarafından bugün dünyanın en değerli markası olarak...

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconTuriZMİn niŞ pazari şirnak iLİNİN (Şehr-i nuh) İnanç turiZMİ AÇisindan...

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconKamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumundan

Bİr kamuoyu eğİLİm araştirmasi çERÇevesinde tüRKİYE’deki Sİyasi partilerin denetim ve saydamlik açisindan muhasebe sistemiNİn değerlendiRİlmesi* iconKamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumundan


Yasa




© 2000-2018
kişileri
d.ogren-sen.com