
GELİŞİM PSİKOLOJİSİ
ÖZGE ÇETİNKAYA
1312020005
GELİŞİM DÖNEMLERİ GÖZLEMİ
Yrd. Doç. Dr. Melis Seray ÖZDEN
T.C. İSTANBUL KÜLTÜR ÜNİVERSİTESİ
EĞİTİM FAKÜLTESİ
KASIM,2014
ÖĞRENCİLERİN GENEL BİLGİLERİ
İsim : Ela
Soyisim : Tunç
Cinsiyet : kız
Yaş : 5.5
En sevdiği renk : mor
En sevdiği oyun : kutu kutu pense
Kardeş sayısı/cinsiyeti/yaşı : 1 kız kardeş-2 yaşında
Kendisine ait odası var mı? : var
Hayalindeki meslek : hemşire
Tv izliyor mu? : Tv izliyor, günde 2 saat kadar.
En sevdiği tv programı : Şirinler
Okulu seviyor mu? : Okula gelmeyi seviyor çünkü burada istediği gibi oyun oynuyor.
Anne adı : Müge
Anne eğitim seviyesi : Lise mezunu
Anne mesleği : Ev hanımı
Baba adı : Hasan
Baba eğitim seviyesi : Üniversite
Baba mesleği : Avukat
İsim : Yiğit
Soyisim : Yürekli
Cinsiyet : erkek
Yaş : 5
En sevdiği renk : mavi
En sevdiği oyun : araba yarışı
Kardeş sayısı/cinsiyeti/yaşı : 1 kız kardeş-16 yaşında
Kendisine ait odası var mı? : yok
Hayalindeki meslek : itfaiyeci
Tv izliyor mu? : Tv izlemiyor, aile kızıyor.
En sevdiği tv programı : skunk fu
Okulu seviyor mu? : Okula gelmeyi seviyor çünkü arkadaşlarını seviyor.
Anne adı : Özge
Anne eğitim seviyesi : Üniversite
Anne mesleği : Hemşire
Baba adı : Gökberk
Baba eğitim seviyesi : Üniversite
Baba mesleği : bilgisayar mühendisi
5-6 YAŞ DÖNEMİ GELİŞİM ÖZELLİKLERİ
Bu dönemde beş yaşında genellikle rahat, uyumlu ve sakin görünen çocuğun bu yaşın ortalarına doğru değişmeye başladığı, daha hareketli ve uyumsuz bir görünüm almaya başladığı dikkati çeker.
5-6 yaşındaki çocuklarınızın aşağıdaki becerileri ve davranışları kazanmalarını bekleriz:
BİLİŞSEL GELİŞİM
Basit neden sonuç ilişkilerini açıklar.
Nesneler arasındaki benzerlik ve farklılıkları ayırt eder ve söyler.
Nesneleri sıralayabilir. (1’den 10’a kadar olan rakamları sıralama...)
20’ ye kadar sayabilir.
1’den 10’a kadar olan nesneleri kullanarak toplama ve çıkarma yapar.
Saat ve zaman kavramını anlamaya başlar.
Yarım ve bütün olan nesneleri gösterebilir.
Miktar bildiren ifadeler kullanabilir. ( En az, en çok, birkaç )
10-25 parçalı yapbozu tamamlar.
Geometrik şekilleri tanır.
Yaptığı işe dikkatini verir.
Bir olaydan sonra ne olabileceğini tahmin eder.
SOSYAL-DUYGUSAL GELİŞİM
Duygularını belli eder.
Başkalarının duygularını anlar. (Morali bozuk olan arkadaşını anlama..)
Grup halinde oyun oynayabilir, oyunlarda kurala uyar.
Üstlendiği sorumluluğu yerine getirir.
Bu dönemde korku, öfke, kıskançlık, neşe, sevgi gibi duygular bir çocuğun gününü birbiri ardına doldurabilir. Duygusal halleri çabuk değişir. Kolayca moralleri bozulabilir.
Arkadaşlarından yardım ister, arkadaşlarıyla işbirliği yapar.
Arkadaş seçiminde kararlılık gösterir.
Cinsiyetini benimser ve kendi cinsiyetine uygun davranışlar gösterir.
Kendine güven duyar.
DİL GELİŞİMİ
Günlük deneyimlerini anlatır.
Sesler arasındaki benzerlik ve farklılıkları söyler.
Anlamını bilmediği kelimeleri sorar. Kelime dağarcığı artmıştır.
Basit şakalar yapar.
Dinlediği bir öyküyü anlatır.
Birbirini izleyen üç emir cümlesinde, istenileni sırası ile yerine getirir.
Bazı sözcüklerin eş ve zıt anlamlarını bilir.
Soru sözcüklerini yanıtlar. ( Ne zaman, neden, nasıl )
Sohbete katılır ve sohbeti sürdürür.
Konuşurken sesinin tonunu ve hızını ayarlar.
PSİKOMOTOR GELİŞİM
Ritmik hareketler yapar.
Topu fırlatabilir, kendisine atılan topu yakalayabilir, ip atlar.
Model gösterildiğinde kağıdı çapraz şekilde katlar.
Geri geri yürüyebilir.
Yardımsız bisiklete biner.
Kalemi doğru tutar.
Basit şekilleri keser.
Modele bakarak daire, üçgen, kare ve dikdörtgen çizer.
İsmini kopya eder.
İnsan resmi çizer, eksik insan resmini tamamlar.
Yatay, dikey, eğri ve eğik çizgiler çizer.
ÖZBAKIM BECERİLERİ
Günlük işlerde sorumluluk alır ve bunları yerine getirir.
Kendi kendine giyinir, soyunur.
Ayakkabılarını giyer ve bağcıklarını bağlar.
Saçlarını tarar
Elini, yüzünü yıkar.
Dişlerini fırçalar.
Yemeğini kendi başına yer.
Tuvalet gereksinimini kendi başına karşılar.
Yemek araç gereçlerini ( çatal-bıçak vb. ) yetişkin gibi kullanır.
Temizlikle ilgili malzemeleri doğru kullanır.

FREUD’A GÖRE 5-6 YAŞ DÖNEMİ GELİŞİM ÖZELLİKLERİ
FALLİK DÖNEM (3-6 YAŞ)
Bu dönemde cinsel organların işlevleriyle ilgili, cinsel ve saldırgan duygular önem kazanır. Mastürbasyon dönemin en egemen işlevidir.
Oedipus Karmaşası: Farklı cinsten ebeveyne karşı cinsel içerikli duyguların olmasıdır. Bu duygular mastürbasyon yaparken çocuğun fantezileriyle ve ana-babaya karşı birbirini izleyen sevgi, başkaldırıcı hareketlerle anlatım bulur.
3-5 yaşındaki çocuklar bu karmaşanın etkisi altındadır. 5. Yaştan sonra ya ortadan kalkar ya da bastırılır. Ama yaşam boyu kişiliği etkilemeye devam eder. Karşı cinsle ve otorite figürleriyle olan ilişkiler Oedipus karmaşasının yaşanış biçiminden etkilenir.
Oedipus karmaşası kız ve erkek çocuklar tarafından farklı yaşanır:
Önceleri her iki çocuk için de anne önemlidir. Çünkü anne, besleyen,
büyütendir. Erkek çocuğun bu duygusu daha sonra da sürerken kız çocuğun duyguları değişir.
Erkek ( Oedipus ) : Erkek çocuğun annesine beslediği cinsel içerikli duyguları ve babasına karşı duyduğu öfke çocuğun ana-babasıyla çatışmasına neden olur. Başat düşmanın (babanın) kendisine zarar vereceğini düşünür. Bu bir bakıma doğrudur çünkü baba cezalandırıcıdır. Babanın kendisini cinsel organından yoksun bırakacağından korkar. Freud bu korkuya " kastrasyon anksiyetesi " demiştir. Bu korkku, anneye duyulan cinsel içerikli isteğin, babaya duyulan öfkenin bastırılmasına ve baba ile özdeşleşmeye yardımcı olur. Babayla özdeşleştiği an aynı zamanda annasinme karşı olan duygularına da doyum sağlayacaktır. Bu bastırma süperegodaki en son gelişimdir. Freud'a göre süperego erkek Oedipus karmaşasının mirasçısıdır. Çünkü süperego ensest ilişkilere ve saldırganlığa karşı koyan bir siperdir.
Kızlar (Electra) : Kızlar, erkeklerden farklı bir cinsel organa sahip
olduklarını görünce, anlayınca düş kırıklığına uğrarlar. Bu durumdan annesini sorumlu tutar. Bu nedenle de annesi bir sevgi nesnesi olmaktan çıkar, tüm sevgisini babaya yöneltir. Çünkü baba değerli bir organa sahiptir. Babasına ve diğer erkeklere bir kıskançlık duyar. Freud buna " penise imrenme " diyor. Kız çocuk erkek doğurursa bu korku büyük ölçüde giderilir.
Kadın-erkek psikolojisi ararsındaki en önemli fark budur.
AİLE İLE GÖRÜŞME
ELA’NIN AİLESİ:
Ela genel olarak uyumlu bir çocuktur. Ancak bazı zamanlar ters düştüğümüz durumlar da oluyor. Mesela alışverişe çıktığımızda veya dolaşırken bir şey istediğinde illa ki dediği olsun istiyor. Eğer okulda arkadaşı yeni bir kalem veya çanta herhangi bir şey aldıysa aynısından kendisi de istiyor. Bunun yanında her şeyi kendisinin yapabileceğinden çok emin önceden böyle değildi bizden daha çok yardım isterdi. Arkadaş ilişkilerinde bir sorun olmadığını düşünüyorum. Ela düşündüklerini çekinmeden söyleyen bir çocuk aynı zamanda paylaşmayı da seviyor. Ancak Ela’nın iki yaşında kardeşi var ve Ale belli etmemeye çalışsa da onu bizden çok kıskanıyor. Babası veya ben onun yanında kardeşiyle ilgilenirsek hemen Ela bizden bir şey istiyor; ya ödevim var bana yardım eder misin? diyor ya da karnım ağrıyor, başım ağrıyor diyerek ilgiyi üstüne çekmeye çalışyor. Bunun zamanla geçeceğini umuyorum.
YİĞİT’İN AİLESİ:
Okan çok girişken bir çocuktur, küçüklüğünden beri insanlarla konuşmaktan çekinmez. Eve bir misafir gelse hemen oyun oynamak ister, yabancılık çekmez. Bu aralar da sürekli çevresi hakkında sorular soruyor. O neden öyle, niçin böyle oldu gibi sorular. Bende babası da çalıştığımız için eve yorgun geliyoruz Okan’ın bu soruları bizi bunaltıyor ama elimizden geldiğince cevaplamaya çalışıyoruz. Böyle zamanlarda ablası çok yardımcı oluyor. Okan ablasıyla çok vakit geçiren bir çocuktur. Ablasının ona çok yardımcı olduğunu düşünüyorum. Bu aralarındaki yaş farkından kaynaklanıyor sanırım (10 yaş). Sıklıkla babasına ablasına bana ‘’beni seviyor musunuz?’’ gibi sorular soruyor. Aynı şekilde bizi çok sevdiğini söylüyor. Bazı zamanlar okulda bizim ailecek birlikte olduğumuz resimleri çizyor bize gösteriyor. Bende onları evde görülecek yerlere asıyorum çünkü o bundan çok hoşlanıyor. Beğenilmek takdir edilmek hoşuna gidiyor. Tabi birde Okan’ın beğendikleri var. Sınıflarındaki bir kızdan çok bahsediyor. Bir gün yine böyle okul çıkışında ailesiyle de tanıştık. O kızla vakit geçirmek hoşuna gidiyormuş öyle diyor.
ÇOCUKLARIN CİNSİYET KARŞILAŞTIRMASI
Yiğit’de Ela’da arkadaşlarıyla grup oyunu oynayabiliyorlar.
Ela Yiğit’e göre daha dikkatli bir çocuk.
İkisinin de hareket-kas koordinasyonu normal.
Ela babasına daha yakın, Yiğit annesine daha yakın.
Fiziksel olarak Ela Yiğit’e göre daha büyük gösteriyor.
Ela bebeklerle oynamaktan hoşlanıyor, Yiğit tamir araçları veya arabalarla oynamaktan hoşlanıyor.
ELA’NIN ÖĞRETMENİ
Ela’nın en çok sevdiği şey bebeklerle oynamak, oyun saatinde hep arkadaşlarıyla evcilik oynuyor. Grup oyunlarında daha çok ben merkezci. Çoğu zaman hayali rolllere giriyor. Hayal dünyası çok geniş. Ela ilk zamanlar oyuncaklarını pek paylaşmayı seven bir çocuk değildi buradaki arkadaş grubunun da etkisiyle paylaşma duygusu çok gelişti. Ela ile konuşurken kendisini dikkate almadığınızı düşünürse yani ilgi başka yöne kayarsa kolayca ağlayabilen bir çocuk; onu dikkatle dinlemeni çok önemli.
YİĞİTİN ÖĞRETMENİ:
Yiğit’e sınıf ortamında baktığımda grup oyunlarında zorlanmayan bir çocuk daha önceleri bireysel oyunları tercih etse de son zamanlarda birkaç kişiyle toplanıp oyun oynayabiliyor, grup içinde sorumluluk alabiliyor. Yiğit pek başarısızlığı kabul eden bir çocuk değil ve grup içinde sürekli kendisi ön planda olsun istiyor. Mesela haftalık olarak sınıf başkanı seçiyoruz belli bir sıraya göre. Bu sıra üç haftadır Yiğit’e gelmediği için zaman zaman asabileşebiliyor. Ona sırasını beklemesini söylüyorum. Bazı zamanlar etkinlik yaparken de dikkatini toplamakta zorlanıyor. Burada onları çok fazla sıkmıyoruz ama dikkati başka yönlere çabuk kayıyor.



GÖZLEM
Anaokulunda sınıfa ilk girdiğimde etkinlik saatiydi. Genellikle 5-6 yaş grubu çocukları vardı. Bazıları grup olarak bazıları tek başına oyun oynuyordu. Sınıfa girip öğretmen beni öğrencilere tanıştırdıktan sonra birkaç çocuk hadi oyun oynayalım deyip hepsi farklı yöne çekmeye çalıştılar. Daha sonra birkaç kişiyle birlikte masaya oturduk, oyuncaklarla oynamaya başladık. Benim oynadığım grubun dışında bir de arabalarla oynayan erkek öğrenciler vardı.
Yiğit isminde bir öğrenci birbirine eşleştirerek oynanan tahta blokları getirdi ve ‘’ bunlarla oynayalım mı?’’ dedi. O arada masada oturan diğer öğrenciler Yiğit’in çok yaramaz olduğunu, öğretmeni dinlemediğini, kızların saçını çektiğini söylediler. onlar bunları söylerken Yiğit’in yüzünde üzülmüş ve mahçup bir ifade vardı. Yiğit’e dönüp arkadaşlarına neden böyle yapıyorsun diye sorduğumda Yiğit; bazı zamanlar canının çok sıkıldığını ve canı sıkıldığı zaman böyle yaptığını söyledi.
Daha sonra Ela isminde bir öğrenci kutu kutu pense oynayalım mı diye sordu diğer arkadaşları da isteyince kalabalık bir şekilde bu oyunu oynamaya başladık. Oyunun kuralı gereği el ele tutuşup dönerek birinin ismini söylüyorlar daha sonra ismi söylenen kişi arkasını dönüyor. Birkaç kişi bu şekilde arkasını döndükten sonra öğrenciler yavaş yavaş oyundan sıkılmaya başladılar. Bana başka oyuncaklarını gösterdiler.
Ben genel olarak Ela ve Yiğit’e odaklandım. İkisi de grup içinde çok iyi iletişim kuruyordu. Ancak Ela sınıfa girdiğimden itibaren elimi bırakmamaya çabalıyordu. Yiğit de aynı şekilde Ela kadar olmasa da sürekli başka oyuncaklar göstererek onunla ilgilenmemi istiyordu. Yiğit hakkında sınıftaki öğrencilerin söyledikleri dikkatimi çekmişti. Orada bulunduğum süre boyunca aşırı bir hareketi olmamıştı. Ela ve Yiğit ile biraz konuşmaya çalıştım. Genel olarak ikisi de aynı anda konuşuyorlardı. Ela helo kityyi çok sevdiğini onun resımlerini çizdiğini söyledi. Yiğit de bilgisayar oyunlarından hoşlandığını ancak ailesinin izin vermediğini söyledi. Daha sonra birlikte boyama yapmaya karar verdik. Ela şekillerin içini hızlı boyamaya çalıştığı için dışarı taşıyordu. Yiğit daha dikkatliydi. İkisinin de kalem tutuşları normaldi. Boyama yaparken Ela sol elini Yiğit sağ elini kullanıyordu. Boyama sayfalarını bitirdikten sonra yapboz ile oynamaya başladılar. Bu etkinlikte biraz zorlandılar benden yardım istediler. Genellikle yapbozun kenar parçalarını yerleştirdiler ancak orta parçalarında zorlandılar.
Sınıfın öğretmeni artık oyun saatinin bittiğini herkezin dağıttığı oyuncakları toplaması gerektiğini söyledi. İlk başta çocuklar öğretmeni dinlemeden oynamaya devam ettiler öğretmen birkaç kere tekrarladıktan sonra öğrenciler oyuncakları toplamaya başladılar. Ela ve Yiğit de oynadıkları oyuncakları yerlerine götürdüler. Öğretmen bugünün etkinliği olarak plastik tabaklardan ağız yapmayı belirlemiş. Öğretmenin verdiği plastik tabakları öğrenciler yarıdan kestiler, kestikleri yerlere birer çubuk taktılar. Daha sonra tabağın üzerine şaşkın, mutlu, üzgün, sinirli gibi ifadeler çizdiler. Ela ve Yiğit’e mutlu olduklarında, ağladıklarında, şaşırdıklarında nasıl tepkiler verdiklerini yaptıklarıyla göstermelerini istedim. Hepsini doğru bir şekilde gösterdiler.
KAYNAKÇA
http://birdebendegor.blogcu.com/freud-a-gore-cocuk-psikolojisinin-gelisim-evreleri/4409712
http://www.baskentadana.k12.tr/jnweb/index.php/anasinifi/genel-bilgiler/anasinifi-rehberlik/5-6-yas-gelisim-ozelleikleri
|